Böğürtlenin Sağlığa Faydaları Nelerdir?

Şubat 26, 2017 admin Yorum yapın

Kalp Sağlığını Destekler

Böğürtlen ona koyu rengini veren antosiyaninler açısından zengin besindir. Bu antosiyaninler antioksidan görevi görerek serbest radikallerle savaşıp inflamasyonu azaltmaya yardımcı olur. Böylelikle kalp hastalıklarından korunmayı sağlayan böğürtlen, vitamin C açısında da oldukça güçlü bir yapıya sahiptir. Yapılan araştırmalarda C vitaminin günlük olarak alımında damar sertliğini yani (ateroskleroz) ilerlemesini yavaşlatabildiği ve özellikle kalp krizi, felç gibi kardiyovasküler problemlerin oluşma riskini de azaltabildiği gözlemlenmiştir.

Göz Sağlığına İyi Gelir

Böğürtlen antosiyaninler ile vitamin C içermesi nedeniyle makula dejenerasyonuna karşı koruma sağlar. Yaşa bağlı oluşan makula dejenerasyonu ve katarakta karşı koruma sağladığı gibi merkezi görme kaybına sebep olan hastalıkların oluşumunu da önlüyor.

Sindirime Yardımcı Olur

Böğürtlen günlük lif içeriğinin önerilen miktarını barındırıyor. Bu sebeple gün içinde tüketilen böğürtlen ve ya böğürtlen suyu bağırsak düzenliliğine yardımcı olarak sağlık sindirimi destekler. Bağırsakta yaşanan düzensizlikler nedeniyle görülen kolon kanserini de azaltmak için etkili olarak kabul edilir.

Kadın Sağlığına İyi Gelir

Böğürtlende bulunan doğal östrojenler olan fitoöstrojenler, perimenopozal ve menopoz semptomlarından biri olan sıcak basmasının tedavi yöntemi olarak kabul ediliyor. Özellikle PMS, şişkinlik, gıda eksikliği ve ya sıcak basması gibi diğer problemlere yardımcı olmakta için de idealdir. (3)

Antioksidan Kaynağıdır

Böğürtlen çeşitli biçimlerde vücudu korumayı sağlayan bol miktarda güçlü antioksidan içeriyor. Fenolik asitler, flavonoidler ile flavonaller özellikle böğürtlenin sahip olduğu antioksidan bileşenlerdendir.

Kanserle Mücadele Eder

Böğürtlen meyvesi akciğer kanseri, kolon kanseri ile özofagus kanseri de dâhil olmak üzere pek çok kanser türünün gelişime karşı etkili bir besindir. Böğürtlende mevcut olan mikro besinler kanserli hücrelerin çoğalmasında önleyici olarak görev görüyor. Böğürtlen üzerine yapılan araştırmalarda, böğürtlenin tümör büyümesini devre dışı bırakmasını sağlayan ellagik asit ve siyanürleme-3-glikozit gibi fitokimyasallar açısından zengin olması nedeniyle anti kanser aktiviteye sahip olduğu gözlemlenmiştir.

Endotelyal Disfonksiyona Karşı Koruma Sağlar

Böğürtlen kan damarları iç astarının anormal çalışmasına neden olan endotelyal disfonksiyona karşı koruma sağlıyor. Bilimsel araştırmalarda belirtildiği gibi, siyanürleme-3-o-glukozid olarak bilinen yararlı bileşenleri içermesi sebebiyle bu tür oksidatiflerin aktivitesine karşı savaşmaktadır.

güzellik - bakım

Ayak Bakımı ile Dikkat Edilmesi Gereken Unsurlar

Şubat 25, 2017 admin Yorum yapın

Ayak bakımı yaparken dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan bir tanesi de tabi ki ayakkabı seçimleridir. Belki sizin için bakım çeşidi olarak görünmese de ayakta oluşabilecek birçok sorunun engellenmesini ayakkabılar sağlıyor. Daha rahat daha konforlu ve ortopedik ayakkabıları tercih etmeniz tırnak ve ayak bakımı için de oldukça önemli bir konudur. Yaz sıcağında güneşe çıktığınızda eğer ayağınızda sandalet veya terlik varsa ayağınızın üst kısmına güneş kremi sürerek bölgesel kızarmayı önleyebilirsiniz. Gerek erkek gerekse de bayanlarda sıkça görülen ayak sorunlarından birisi de tabanda oluşan çatlaklar ile ölü hücrelerdir. Bunun için ise, size önerebileceğimiz çözüm yolu ponza taşını kullanmanızdır. Ayak bakımı için özellikle banyoda ayaklarınız yumuşadıktan sonra ponza taşı ile tabanda oluşan ölü hücreleri temizlemeniz mümkündür. Ölü hücreleri temizleyip banyodan çıktıktan sonra oluşan çatlakları engellemek için yumuşatıcı kremler kullanabilir. Nemlendirici kremleri ayağınızın geneline de sürebilirsiniz ancak parmak aralarına sürerken dikkat ediniz. Çünkü parmak aralarının nemli kalması mantarlara yol açabilir.

Ayak Bakım Uygulamaları

Ayak bakımı yaparken sizlere önereceğimiz muhteşem uygulamalardan birisi ise: Eğer sabah uyandığınızda pamuk gibi ayaklara sahip olmak isterseniz ayaklarınıza yoğun bir şekilde yumuşatıcı krem sürdükten sonra pamuklu çorap giyip yatınız. Yaz aylarında biraz zor olsa da çok iyi sonuçlar alacağınızdan emin olun. Yoğun geçen günün ardından hele de ince taban veya topuklu ayakkabılar tercih edilmişse ağrıyan ayaklarla karşılaşırız. Özellikle de tabanlarımızda meydana gelen ağrı, uykularınızı kaçıracak derecede etkili olabiliyor. Oluşan bu ağrıyı ve sağlık sorununu engellemek için yapabileceğiniz ayak bakımı kesinlikle masaj olması gerekir. Başkasına yaptırabilirseniz başkasına olmazsa kendi kendinize yapınız. Bu gibi zamanlarda buz gibi tazyikli su da ağrıyı gidermektedir. Doğal bir ayak bakımı yapmak istiyorsanız kumsalda yürürken çıplak ayaklı olmanız da yeterli olur. Dalgaların çarptığı bölgedeki kum parçaları ayaklarınızda peeling etkisi oluşturur. Ayaklarda istenmeyen kokular her zaman şikâyet konusudur. Özellikle de yazın kapalı ayakkabı giyildiğinde meydana gelen kokuyu engellemek için ise, ayaklarınızı sık sık yıkamalı ve mantar oluşumunu engellemek için ıslak yer kalmayacak şekilde kurulamanız gerekir.

sağlık

Dişeti Çekilmesine Ne İyi Gelmektedir?

Şubat 16, 2017 admin Yorum yapın

Dişeti çekilmesinde dişetindeki dokular dişin altına çekilerek kök yüzeylerini açığa çıkarır ve dişlerin olması gerekenden daha uzun görünmesini sağlamaktadır. Normal, sağlıklı dişeti dokusu ile dişlerin arasına sivri bir taç şeklindedir ve dişler boyunca tarak şeklinde görünüyor. Diş etleri kaybolursa, dış faktörlere maruz kalmaması gereken dişin tabakası ortaya çıkmaktadır ve hassasiyet, lekelenme ve ya diş çürümesine maruz kalabilmektedir. Dişin bu kısmı dentin olarak bilinir ve daha sarı renkte olmaktadır. Dentin tamamen diş eti örtüsüyle kaplı olduğu durumlarda tipik olarak yalnızca dişin beyaz minesi tacı bulunuyor.

Dişeti Çekilmesinin Nedenleri Nelerdir?

Dişeti çekilmesinin ana nedeni periodontal hastalık ve ya diş eti hastalığının başlangıcını oluşturur. Bakteriyel diş eti enfeksiyonları dişeti dokusunu ve dişlerinizi doğru yerde tutan destekleyici kemiği yok ediyor.
Dişleri çok agresif bir şekilde fırçalamak, er ya da geç diş eti çekilmesine neden olmaktadır. Dişlerin minesinde hasara ve aşınmaya neden olabiliyor.
Genetik olarak olan yatkınlığın dişeti çekilmesiyle bağlantılı bir araştırmalar yapılmıştır. Dişeti hastalığından muzdarip olanların dişeti çekilmelerinden yüzde 30’unun bu durumu önlemeyi zorlaştıran bir yatkınlığa sahip olduğunu keşfedilmiştir.
Özellikle kadınlarda hormonal değişiklikler daha dişeti çekilmelerine neden olabilmektedir.
Zayıf diş sağlığı bakımı, dişlerinizde ve dişler arasında hasar gören diş taşı oluşmasına fırçalama ve diş ipi yokluğu, dişetlerinin erimesine ve dişeti çekilmesine neden oluyor.
Dil veya dudak delmenin veya mücevherin deliğe yerleştirilmesinin aktivitesi sonunda dişlerin aşınması gözlemlenmektir. Bu durum dişeti çekilmesine sebebiyet verir.
Dişlerinizi sıkarsanız ya da dişlerinize istenmeyen bir baskı uygularsanız, bu durum dişeti çekilmesine neden olabiliyor.
Tütün kullanımı dişin yüzeylerindeki plak oluşumunda daha büyük bir risk yaratabilir ve bu da çıkarılamayacak kadar zor olup erken ortaya çıkmış dişeti çekilmesine neden olur.
Dişlerin eşit şekilde bir araya gelmesini engelleyen, eğik ya da yanlış hizalanmış dişler, ısırma, dişlerin üzerine istenmeyen kuvvetle birleştiğinde dişeti çekilmesine neden olabilmektedir.

Dişeti Çekilmesinin Belirtileri Nelerdir?

Kırmızı, şişkin dişetleri
Fırça veya diş ipi kullanımından sonra dişetlerinde kanama
Ağız kokusu
Görsel olarak küçülen dişetleri
Dişetlerinde ağrı

sağlık

İstanbul’da İmplant Nasıl Yapılır?

Şubat 10, 2017 admin Yorum yapın

İstanbul’da implant sağlık durumu uygun olan herkese yapılır. İmplantta önceliğin kişinin sağlık koşulları olduğu bilinmektedir. Çünkü cerrahi işlemler uygulanarak yapılan bu uygulama sırasında olabilecek komplikasyonlar önemlidir. Kişinin şeker, tansiyon dengesinin iyi olması ve kalp ritimleri uygun çalışmalıdır. İmplant çene kemiğinde erime başlayan hastalar için çok önemlidir. Kemik erimesinin durduracak olan bu uygulama ile iki şansa birden sahip olabilirsiniz. Vidalama yöntemi ile kök sayılacak tasarımın yapılması ve üzerine yeni vidalarla kalıcı dişlerin takılması işlemidir. Zor bir işlem olsa da neticesi mükemmel bir tedavi şeklidir. Sonuçta çürümeyen, çıkmayan, düşmeyen ve sıcak soğuk tahribatından etkilenmeyen bir dişe sahip olacaksınız. Tekrar tekrar diş problemleri ile uğraşmayacaksınız. Tek seferde yapılan bütün dişleriniz aynı kalitede görülecek. Sararma ve renk değiştirme riski olmayan implant dişler İstanbul’da implant merkezlerinde daha yaygın olarak takılır. Aslında devlet hastaneler tam teşekküllü ise ben derim ki devlet hastanelerine güvenmelisiniz. Ama yinede seçim sizin daha uygun şartlarda bu uygulamayı almak istiyorsanız bilemem.

Hangi Hekimleri Seçmeliyiz ?

İstanbul’da implant taktırırken en çok önemli olan hekiminizin deneyimli ve tecrübeli olmasıdır. Çok bilginin yanında bu uygulamayı defalarca yapmak hekimin artısını gösterir. Kolay bir uygulamam olmadığı için bu işi uzmanına bırakmalısınız. Cinsiyeti farkı olmadan yapılan tedavi şekli daha çok ileri yaşlarda ki hastalar için uygulanması düşünülür. Çünkü genç hastaların eğer mecburi değilse kemik gelişimleri sürekli yenilendiği için riskli olabilecek sonuçlar verebilir. Ha bu riskler ne olur sadece kemik yapısının büyümesi ya da küçülmesi ve kemiğin oluşumunun tam tamamlayamaması.

Dikkat Etmemiz Gerekenler

Büyük şehirlerde uzman hekim aramak bir hayli zor olacaktır. Yine gidilen ve bu uygulamayı yaptıran arkadaşlarınızdan esinlenerek işe başlayabilirsiniz. Bu iş için açılmış büyük merkezler sektörü buraya kaydırarak rant kavgası ile fiyatları yükseltebilir. Sakın aldanmayın. Aslında fiyatlar her yerde aynıdır. Ancak bulunulan ortama göre farklılık gösterdiğinden miktarı bilemezsiniz. İstanbul’un çok ünlü bir semtinde çok pahalıyken başka semtlerinde daha uygun fiyata olabilir. Siz yine de araştırarak çok mecbursanız bu uygulamayı yaptırın.

teknoloji

Teknoloji Fırtınası Şiddetini Arttırıyor

Şubat 1, 2017 admin Yorum yapın

Bir hava durumu sunarcasına makaleye giriş yapıyoruz ancak makalede bahsettiklerimizi gördüğünüzde eminiz ki siz de bize hak vereceksiniz. Bundan tam olarak birkaç yıl öncesini bir düşünün bakalım teknoloji ne durumdaydı. Cep telefonu polifonik melodi çalanlar hava atarak ortalarda dolanıyor monofonik zil sesli telefonu olanlara aciz gözüyle bakılmıyor muydu? Daha birkaç yıl öncesine kadar VGA kameralı cep telefonu olup da fotoğraf çekip bu fotoğrafları telefonlarının o minicik hafızalarında saklayıp da başka fotoğraf çekeceği zaman kıyamadıkları halde insanlar telefonlarındaki fotoğrafları silmiyorlar mıydı? Evet, bunların hepsini teknolojinin etkisi altına aldığı insanlar yapıyorlardı ki bu durum teknoloji fırtınası bir anda şiddetini arttırdı ve piksel piksel fotoğraf çeken cep telefonları ve bu fotoğrafların uzun yıllar saklanmasını sağlayan hafıza kartları ortaya çıktı. Tüm bunlara alışmaya başlamış olan teknoloji fırtınası mağdurları bu seferde cep telefonunda video oynatma devrine adım atmasın mı, atsın tabii. Cep telefonları video oynatmaya başlayınca haliyle cepte internet dönemi de başlamış oldu. Öyle böyle derken bir baktık ki insanlar cep telefonları ile bir bütün halini aldı. Aslında insanlar cep telefonları ile bir bütün olmaktan çok onların hizmetkârı oldu denebilir. Değişen ve gelişen teknoloji kullanıcılara birçok emir vermeye başladı. Mesela akıllı cep telefonları internet olmadan bir işe yaramadığı için kullanıcısına internet paketi satın al, şarjım tükeniyor beni şarja tak, SMS atmak istiyorsan SMS paketi al vs. vs. gibi emirler vermeye başladı.

Sadece cep telefonu da değil aslında teknoloji fırtınasının etkisi. Android işletim sisteminin piyasaya sürülmesi ile bir anda o ulaşılmaz ve çok değerli olan Tablet bilgisayarlar 2-3 yaşındaki çocukların oyuncakları haline geldi. Bilgisayar o ihtişamlı ve sadece gelir düzeyi yüksek olan kişilere hizmet etmek yerine asgari geçimlinin dahi hizmetine girer oldu. Tabii bunlar güzel şeyler, çünkü herkesin bir şekilde gelişen ve yenilenen teknolojiden faydalanması gerekmektedir. Fakat her teknolojik üründen gerektiği kadar faydalanılması ve sürekli olarak yenilenen teknolojik cihazların rüzgarında kalıp maddi ve manevi olarak kayıplar verilmemesi tüketiciler açısından bizde önemlidir. Bir yandan teknoloji ve zamanın gerisinde kalmazken diğer yandan da maddi ile manevi değerlerinizi korumanızı ve teknoloji fırtınasının etkilerinden sakınmanızı öneririz. Teknolojik günler dileriz..1

Naftalin Kokusu

Aylık arşivler: Şubat 2017